Karol Nawrocki’nin cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanmasının ardından, Polonya’nın bütçe açığını azaltma, kredi notlarını koruma ve yatırımcı güvenini sürdürme çabaları daha da zorlaştı. Muhafazakâr ve milliyetçi bir lider olan Nawrocki, Polonya’nın Avrupa Birliği ve NATO içindeki Avrupa yanlısı duruşunu sağlamlaştırmaya çalışan merkezci hükümetin çabalarına tehdit oluşturabilir.
Ülke, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından artan savunma harcamaları ve AB içindeki ikinci en yüksek bütçe açığı gibi ciddi mali baskılarla karşı karşıya. Bu açık, cömert sosyal politikalarla da ilişkilendiriliyor.
2023’te yeniden başbakan olan Donald Tusk, kamu bütçesini zorlayabilecek seçim vaatlerini yerine getirmekte zorlanıyor. Bu arada, görev süresi sona eren Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, Tusk’un siyasi gündeminin bazı bölümlerini veto yetkisiyle engellemişti. Muhalefetle aynı çizgide olan Nawrocki de benzer yöntemlere başvurarak reformları geciktirebilir ve 2027 genel seçimleri yaklaşırken hükümetin mali önlemlere daha fazla bağımlı hâle gelmesine neden olabilir.
Eurasia Group analisti Orsolya Raczova, “Nawrocki’nin cumhurbaşkanlığı, iç politik istikrarsızlığa yol açabilir ve Tusk’un reform gündemini felç edebilir. Nawrocki ayrıca koalisyon ortakları arasındaki gerilimleri de artırabilir,” ifadelerini kullandı.