Avrupa Merkez Bankası (ECB), Perşembe günü bu yıl içinde sekizinci kez faiz indirimi yaptı. Banka, enflasyonun artık kontrol altına alındığını belirtirken, özellikle ABD ile artan ticaret gerilimleri nedeniyle euro bölgesi ekonomisine dair büyüyen endişelerini de dile getirdi.
Son indirimle birlikte ECB’nin mevduat faizi %2,25’ten %2,00 seviyesine çekildi. Bu oran, bankanın “nötr” olarak tanımladığı aralıkta yer alıyor — yani ekonomik aktiviteyi ne teşvik eden ne de kısıtlayan bir düzey.
📊 Veriye Dayalı Karar Süreci
ECB, ileride yeni faiz adımlarının mümkün olduğunu belirtse de temkinli hareket edeceğini vurguladı. “Özellikle olağanüstü belirsizliklerin yaşandığı mevcut koşullarda ECB, veri odaklı ve toplantıdan toplantıya karar alma yaklaşımını sürdürecektir,” açıklamasında bulunarak, Temmuz ayındaki bir sonraki toplantıda faiz değişikliği yapılmayabileceğine işaret etti.
✅ Enflasyon Kontrol Altında, Gözler Büyümede
Euro bölgesi enflasyonu, üç yıl süren yüksek enflasyon döneminin ardından ECB’nin %2 hedef seviyesine geriledi. Özellikle fiyat artışlarının ısrarla sürdüğü hizmet sektöründe bile soğuma belirtileri görülmeye başladı. Bu durum, ECB’ye ekonomik büyüme üzerindeki zayıflığı telafi etmeye odaklanma fırsatı veriyor.
Buna ek olarak, ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifelerle tehdit ettiği dış ticaret politikaları, yatırım ortamını ve ihracat beklentilerini olumsuz etkileyerek euro bölgesindeki belirsizlikleri artırıyor.
🏗 Kamu Harcamalarından Umut
ECB, kısa vadeli risklere rağmen, hükümetlerin savunma ve altyapı alanındaki artan harcamalarının orta vadede büyümeyi destekleyebileceğini ifade etti. “Ticaret politikalarıyla ilgili belirsizlikler kısa vadede yatırımları ve ihracatı baskılayabilir, ancak kamu yatırımlarındaki artış zamanla büyümeyi destekleyecektir,” açıklaması yapıldı.
📉 Diğer Faizlerde de İndirim
ECB, sadece mevduat faizini değil, aynı zamanda haftalık ihalelerde bankaların ödediği ana refinansman faiz oranını da %2,40’tan %2,15’e indirdi. Ayrıca gecelik borçlanma faizi %2,65’ten %2,40’a düşürüldü.
Bu adımlar, ECB’nin hem düşen enflasyona uygun hareket etmeye çalıştığını hem de jeopolitik ve ekonomik zorluklar karşısında euro bölgesi büyümesini desteklemeye yönelik proaktif bir yaklaşım sergilediğini ortaya koyuyor.